Evlilik Düşüncesi Sizi Korkutmasın
Evlilik Korkusu bilimsel adıyla gamofobi. Önceleri belki bu durum yoktu belki vardı ancak ifade edilemiyordu. Yapılan araştırmalar evlilik korkusunun toplumları oluşturan insanlar arasında bir hayli yaygın olduğunu ortaya koyuyor.
Bireylerin açık sözlü olmaları bu sonuçların ortaya çıkmasında önemli bir etkiye sahip. Neden evlilikten çekiniyoruz, Evlilik Korkusu Nasıl Yenilir ve Niçin evlenmek istemiyoruz soruların cevaplarını sizlerle paylaşıp gerekli bilgileri aktarmaya çalışacağız.
AİLE ORTAMI ÖNEM TAŞIYOR
Birçok sorunda ailenin önemini vurguluyoruz. Bu sorunda da ailenin çok önemli bir yere sahip olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Küçüklükten beri sevgi ortamında büyümeyen ve sürekli huzursuz bir aile ortamında bulunan kişilerin evliliğe sıcak bakmadığı hatta hiç evliliği düşünmedikleri yapılan tespitler ile ortaya konmuştur.
Bunun altında yatan neden ise kişiler evlendikleri zaman aynı durumların ortaya çıkmasından korkmaları. Bu bakış açısının yanlış olduğunu hemen vurgulayalım. Sorun evlilikte değil bu kurumu oluşturan bireylerdir. Siz iyi bir insan olur ve eşiniz de aynı kişilikte olursa bir sorun oluşma olasılığı oldukça azdır.
EKONOMİYE FAZLA TAKILMAYIN
Maddi ve ekonomik olarak kendine güvenmeme ve geleceği görememe büyük bir sorun teşkil ediyor. Daha önce zor maddi şartlar altında büyüyen ve evlendikten sonra da bunun devam edeceği düşüncesine kapılan kişilerin bu olaya pek de taraftar olmadığı açıkça gözüküyor. Maddiyat Dünya da pek çok şeyin önüne geçiyor bu doğrudur ancak sevgi ve saygının da çok önemli olduğunu unutmayalım.
Bir çok boşanma nedeninin ekonomik nedenlere bağlı olduğu ortada ancak biraz kanaatkâr olmanın da kimseye bir zararı yok. Her şeyin en iyisi ve en lüksü olmalı düşüncesi de yanlış bunları elde etmek için ortalamanın çok üstünde bir gelirin olması gerek.
ONLAR MUTSUZ OLMUŞ OLABİLİR
Geçmişe nazaran boşanmaların çok artış göstermesi ve bireyin yakın arkadaşlarının ayrılması da evlilik düşüncesine soğuk yaklaşmanın farklı bir nedeni. Çok mutlu başlayan beraberliklerin hiç istenmeyen şekilde sonuçlanması hatta düşmanlığa varacak kadar ileriye gitmesi olaya bakış açısını değiştiren farklı bir etmen olarak değerlendirilebilir.
Uzun zamandır devam eden alışkanlıkların bir anda değişmesinden endişelenmek. Uzun süredir kendi başına yaşayan kişiler artık aynı evi başka biriyle paylaşmak zorunda. Ortak yaşama ayak uydurmak evliliğin bir parçasıdır. Hayatınız da çok fazla bir değişiklik olacağına imkan vermiyoruz. Elbette ufak tefek değişikler olacak ama bunlar tamamen sizin hayatınızın akışını değiştirecek değişimler olamaz.
Evlenmek insanoğlunun ve doğanın bir kanunudur. Yeri ve zamanı gelince bunun olması gerekiyor. Bunu istememek ve ön yargılı yaklaşmak bir hatadır. Yalnız şekilde bir yaşam sürme fikri size ilk etapta doğru gelse de ilerleyen yıllarda bunun pişmanlığını yaşayabilirsiniz.
Bu pişmanlığı yaşamamak için bir aile kurun ve hayatın farklı zevklerini onlarla birlikte yaşayan. Sorunsuz ve problemsiz hiçbir aile yoktur ve olamaz da. Ancak mutlu çiftlerin olduğunu da asla unutmayın. Önemli olan bu sorunlara karşı birlikte ve dik durarak bunu en aza indirmektir.